…… CEZA İNFAZ KURUMU MÜDÜRLÜĞÜNE
HÜKÜMLÜ : Ad-Soyad (TC Kimlik No:……)
VASİSİ : …… (TC Kimlik No: …..)
ADRES : ……
KONUSU : Ödeme gücü bulunmaması nedeniyle yiyecek bedelinin tahsil edilmemesi talebi
- Vasisi olduğum …., kurumunuzda hükümlü olarak bulunmaktadır. Bu kapsamda tarafına yiyecek bedeli tahakkuk ettirilmesi söz konusudur.
- 2548 sayılı Ceza Evleriyle Mahkeme Binaları İnşaası Karşılığı Olarak Alınacak Harçlar ve Mahkumlara Ödettirilecek Yiyecek Bedelleri Hakkında Kanunu’nun 2. maddesinin birinci fıkrasında, “Her mahkûm cezaevinde bulunduğu müddetçe yiyecek bedelini ödemeğe mecburdur.” hükmü yer almakta ise de; aynı maddenin 6. fırkasında “İş yurtlarında çalıştırılanlar ile ödeme gücü olmadığı anlaşılanlardan yiyecek bedelleri alınmaz.’’ hükmüyle yiyecek bedeli alınmayacaklar belirtilmiştir.
- Tahakkuk ettirilen yemek bedellerinin dayandırıldığı kanuna göre ödeme gücü olmayanlardan bu bedellerin alınmayacağı ifade edilmektedir. Bu bağlamda vasisi olduğum …..’ın hükümlü olması nedeniyle herhangi bir geliri yoktur. (EK-1)Cebri icra yoluyla paraya çevrilecek malvarlığı da bulunmamaktadır. Eğitim hayatı devam eden çocukları vardır.
- Bu nedenle vasisi olduğum ….’ın yiyecek bedeli tutarından muaf tutulmasını ve tarafına yiyecek bedeli tahakkuk ettirilmemesini saygılarımla arz ve talep ederim.
…….
Vasi
(İmza)
EK-1: Fakirlik İlmuhaberi
….. NÖBETÇİ İDARE MAHKEMESİNE
ADLİ YARDIM TALEPLİDİR
DAVACI : Ad-Soyad (T.C. Kimlik No: ….) adına
VASİSİ : ……. (TCKN:…..)
ADRES : ….
DAVALI : … Vergi Dairesi Başkanlığı
D.KONUSU : …….. Tipi Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan davacı adına yiyecek bedeli tahakkuk ettirilmesine ilişkin; Harçlar Vergi Dairesinin ……. Belge Nolu ve …. vade tarihli ödeme emrinin iptali istemi
T.TARİHİ : Dava konusu ödeme emirleri henüz tebliğ edilmemiş olup, davacı vasisi tarafından …… tarihinde e-Devlet üzerinden öğrenilmiştir. (Tebliğ edilmiş ise tebliğ tarihi yazılacak)
AÇIKLAMA :
- Vasisi bulunduğum …… Tipi Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan …. adına …. Vergi Dairesi tarafından yukarıda tarih ve sayısı belirtilmiş olan yiyecek bedeli tahakkuk ettirilmiş ve gecikme faizi işletilmiştir. (EK-1: Vergi Borcu Sorgulama Evrakı)
- Dava konusu yiyecek bedeli tahakkuk işlemleri davacıya veya vasisi olarak tarafıma tebliğ edilmemiştir. Vasi olarak durumu ….. tarihinde e-Devlet üzerinden öğrendim. (Tebliğ varsa ona göre revize edilmeli)
- 2548 Sayılı Kanun’a göre ödeme gücü olmayanlardan yiyecek bedeli alınmaz. Bu nedenle Kanuna aykırı yapılan söz konusu işlem sebep yönünden hukuka aykırıdır.
2548 sayılı Ceza Evleriyle Mahkeme Binaları İnşaası Karşılığı Olarak Alınacak Harçlar ve Mahkumlara Ödettirilecek Yiyecek Bedelleri Hakkında Kanunu’nun 2. maddesinin birinci fıkrasında, “Her mahkûm cezaevinde bulunduğu müddetçe yiyecek bedelini ödemeğe mecburdur.” hükmü yer almakta ise de; aynı maddenin 6. fırkasında “İş yurtlarında çalıştırılanlar ile ödeme gücü olmadığı anlaşılanlardan yiyecek bedelleri alınmaz.’’ Denilerek hükme istisna getirilmiştir.
Böylece, tahakkuk ettirilen yemek bedellerinin dayandırıldığı kanuna göre ödeme gücü olmayanlardan bu bedeller alınamayacaktır. Vasisi olduğum davacının hükümlü olması nedeniyle herhangi bir geliri de yoktur. Mal varlığı olarak, üzerinde tedbir kararı bulunan, aile konutu olarak kullanılan ve gelir getirmeyen bir evi vardır. Eşinin de hiçbir geliri ve mal varlığı yoktur. Hem icra hukuku mevzuatında hem de vergi hukuku mevzuatında borçlunun haline münasip evinin haczedilemeyeceği ifade edilmektedir. Yani davacının ortada cebri icra yoluyla paraya çevrilecek hiçbir malvarlığı bulunmamaktadır. Eğitimleri devam eden iki çocuğu bulunmaktadır. Ailesinin desteği ile hayatını idame ettirmektedir. (Bu kısım kişinin malvarlığı durumuna göre revize edilmeli). Bu nedenle kanunda bedelin ödenmesine dair ödeme gücü olması koşulu gerçekleşmeden idari işlem tesis edilmesi nedeniyle işlem sebep unsuru açısından hukuka aykırıdır ve iptali gerekir.
- Kanunda öngörülen usule uyulmadan yapılan işlem usul açısından da hukuka aykırıdır.
2548 sayılı Kanunda; “…mahkumlara ödettirilecek yiyecek bedelleri hakkında kanun hükümlerine göre; Tahakkuk ettirilen yiyecek bedelleri mahkûmlar tarafından ödenmezse, Cumhuriyet Müddeiumumilikleri tarafından kendilerinin ikametgahı belediyeleri ve belediye teşkilatı olmayan yerlerde bağlı bulundukları kaymakam veya nahiye müdürlükleri marifetiyle borçlarını ödemeğe muktedir olup olmadıkları tahkik olunur. İktidarları anlaşıldığı halde borçlarını ödemeyenlerden Cumhuriyet Müddeiumumiliklerinin iş’arı üzerine Maliye dairelerince Tahsili Emval Kanunu hükümleri tatbik olunarak borçlar tahsil olunur.” Belirtilmektedir.
Bu düzenlemeye göre; ödeme emri düzenlemeden önce Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından belediye veya kaymakamlık aracılığıyla kişinin bahse konu borcu ödeme gücünün bulunup bulunmadığının araştırılması ve bu araştırma neticesinde de kişinin ödeme gücünün bulunduğunun ortaya konulması gerekmektedir.
Ceza infaz kurumunca tahakkuk ettirilen yiyecek bedel borçları için yukarıda belirttiğimiz 2548 sayılı kanunda belirtilen yöntemle gerekli tahkikat yapılmamış, dolayısıyla bedelin tahakkuku için öngörülen usule aykırı işlem yapılmıştır. Nitekim bu durum bağlı bulunduğumuz belediye veya kaymakamlık birimlerinden de sorularak teyit edilebilir. Bu nedenle, Savcılıkça gerekli tahkikat yapılmadan tesis edilen dava konusu işlemler şekil ve usul açısından da hukuka aykırıdır ve iptali gerekir.
- Ödeme emri tebliğ edilmeden tahsil aşamasına geçip gecikme faizi işletilmesi de şekil ve usul açısından idari işlemi hukuka aykırı hale getirir. Dolayısıyla İptali gerekir.
2548 Sayılı Kanun’un 2/4 maddesinde “Tahsili Emval Kanunu” hükümleri tatbik olunarak borçlar tahsil olunur şeklindeki hükümle, ceza evi yemek bedellerinin tahsilinde hangi usulün uygulanacağı belirlenmiştir.
Tahsili Emval Kanunu (AMME ALACAKLARININ TAHSİL USULÜ HAKKINDA KANUN) Madde 8’de; “Hilafına bir hüküm bulunmadıkça bu kanunda yazılı müddetlerin hesaplanmasında ve tebliğlerin yapılmasında Vergi Usul Kanunu hükümleri tatbik olunur.” Denmektedir.
Yukarıdaki kanun maddelerinden anlaşıldığı üzere söz konusu alacaklar için yapılacak tebligatlarda vergi usul kanunu hükümleri geçerli olacaktır.
Verginin tarhı, tebliği, tahakkuku ve tahsili şeklindeki vergilendirme sürecinde; tebliğ ile mükellefin işletebileceği idari ve yargısal süreler başlamak suretiyle, tarh edilen vergiye karşı dava açmaması veya vergi davası açmakla birlikte davasının reddedilmesi ile borç tahakkuk etmek suretiyle ödenmesi zorunlu hale gelecektir. Tebliğ aşamasında meydana gelen usule aykırı durumlar sebebiyle, vergi dairesince tespit edilen vergi borcu, ödenmesi zorunlu bir hal olmaktan çıkacaktır.
Ayrıca kendisine vasi tayin edilen kişilerin sorumluluklarının doğması için kısıtlının kendisine değil vasisine yapılmış usule uygun bir tebligatın varlığı şarttır.
Özetle vadesi geçmiş borç olarak görünen e-Devlet portalından öğrendiğim davacıya ait cezaevi yemek bedelleri ile ödeme emri ne hükümlü olan davacıya ne de vasisi olarak tarafıma tebliğ edilmemiştir. Ödeme emri tebliğ edilmemiş olmasına rağmen alacak olarak gösterilen kalemlere gecikme faizi işletilmiştir. Kanunda belirtilen usullere açıkça aykırı şekilde tesis edilmiş olan dava konusu bu işlemler bu yönüyle de hukuka aykırıdır ve iptali gerekir.
- Çalışma imkânı olmayan hükümlünün yemek ücretinin ailesinden tahsili ceza sorumluluğunun şahsiliği ilkesine ve sosyal devlet ilkesine de aykırıdır. Davacı hali hazırda hükümlü olduğu için herhangi bir işte çalışıp gelir elde etmesi mümkün değildir. Ayrıca davacının hali hazırda gelir getiren herhangi bir malvarlığı da bulunmamaktadır. Yine ayrıca davacı iş yurtlarında da çalıştırılmamaktadır. Bu durumda, bahse konu yemek bedellerinin ödemesi ailesine kalmaktadır. Yiyecek bedelinin aileye ödettirilmesi, ailesinin cezalandırılması sonucunu doğuracaktır. Bu durum Anayasanın 38. maddede yer alan ceza sorumluluğunun şahsiliği ilkesi ile 2. maddede yer alan sosyal devlet ilkesini ihlal etmektedir.
ADLİ YARDIM TALEBİ :
Vasisi olduğum davacı; kamu görevinden ihraç edilmiş olup, hali hazırda da hükümlüdür ve hiçbir işte çalışmamaktadır. Gelir getirici hiçbir malvarlığı da bulunmamaktadır. Bu sebeple, açtığı davaların yargılama masraflarını karşılayacak maddi gücü bulunmamaktadır. Bu nedenle, Başkanlığınızda görülen davanın yargılama masrafları davacıyı zor duruma düşürmektedir. Bu sebeplerle yargılamanın masrafları yönünden adli yardım kararı verilmesini isteme zarureti doğmuştur.
SONUÇ VE İSTEM :
Yukarıda açıklamaya çalıştığımız nedenlerle ve mahkemenin de re’sen gözeteceği sair hususlar karşısında davamızın KABULÜ ile;
- Yargılama giderlerinin ödenmesinde güçlük oluşacağından adli yardım kararı verilmesini,
- …….. Tipi Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan davacı adına yiyecek bedeli tahakkuk ettirilmesine ilişkin; Harçlar Vergi Dairesinin ……. Belge Nolu ve …. vade tarihli ödeme emri işleminin iptaline,
- Tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı idare üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ederiz.
Vasi …..
EKLER :
EK-1: Vergi Borcu Sorgulama Evrakı
EK-2: Vasilik belgesi ve Vesayet Makamının İzin Kararı
EK-3: Fakirlik Belgesi